December 31, 2010

Tipik bir hayalin baslangici...

Herseyin golgesinde bir ben kalirim, beyaza burunmus sari iplikli hulyalara sarilirim. Konuskan basina buyruk soz sahiplerine darilirim, barinirim iki odali bi sobali evde. Banarim ekmegimi nohut yemegine, en derinine, yagli kismina dokundurur cekerim, islatirim ekmegimin hava boslugu kalmis mayali kismini yine. Sobayi yakar isinirim soguk kis gunlerinde, ayakkabim yapisir paspasima, salarim kedimi disariya. Islak coraplarimi asarim salona gerdigim camasir ipine, salarim atkimi belime boynuma, sonra cikarim rutubetli kahverengi havaya. Dayanirim esen haşyetli ruzgara, gurleyen pamuksu bulutlara ve otesindeki hayatlara.

Sonra cikarim pazara, meyve sebze almaya. Ozlerim cok, evde yemek yapmayi, cilek alip ustundeki yesilini ayirmayi. Rahat salvarimi giyerim, yikarim ayaklarimi ellerimi. Temiz oldukca temiz olmayi ozledigimi anlarim, muhtac olmayi ozlerim daha sonra. Varirim en son kubbe altina, sererim soframi, yerim doyasiya yaptigim asimi, icerim suyumu, sonra yine munacaat yine dua.  Farkina varirim aslinda uykuda oldugumun ansizin. Sorarim sorulari alamam cevaplarimi. Sanki dunya donmuyor gibi gelir, gunes isigini ustume ustume gonderir, ay goz kirpar, fevridir, serpelenir. Nihayeti yok bu devrin bu yazinin bu girdabin, en son kapi "ölüm", kapi acilir ve bize GEL denir....

December 11, 2010

Değerli Bulduğum Sözler

Bazıları ışığın, bazıları ise onun yaptığı gölgenin peşine düşer. T.S.Eliot
Bir dostun üzüntüsüne herkes katılır, başarısına ise ancak yüce ruhlar sevinir. Oscar Wilde.
Akıllı olan akıllı olduğunu söyleyen değil,akıllı olduğu söylenendir.
Hayallerin yerini pişmanlıklar almadıkça insane ihtiyar değildir.
Baskaların yolundan yürüyenler iz bırakamazlar. S.L.Braundon
Doğru ile eğri olan arasında bi taraf olan bertaraf olur. Laedri
Herkes benim düşünceme katılırsa, yanlış olmaktan korkarım. Oscar Wilde.

Bazen Aklima nedensiz is yaptiririm. Cunku,  nedenli is yapmaya cok alisip,  kavrayamadigi seylerde neden aramasin diye.  Suayb.

Şehirlerarası otobus taşımacılığı - Intercity bus transportation

          Having my last moments in Turkey. We sweep through the highway that connects two biggest cities of Turkey, Istanbul and Ankara. The highway has three separate lanes  to provide convenient transport for different type of vehicles. We are engined by Mercedes and the driver unfortunately is not allowed to violate the speed limit at all times. Presumably, we have left with 4 long hours of drive to arrive the final destination. The whole journey was about 26-hour long and tiring drive in an inter-city type bus. Chances are real low for a pan-cake service but hourly coke was provided throughout the whole  journey.

            The Corridors are traditionally used to provide sleeping district for some of the kids who are not included in one-seat tickets. Some of these children slept right down your foot way. Indeed, ever more interesting case is in the captain side: One or more passangers are gently expected to keep him quite busy with his effective speech. Otherwise, the driver can fall asleep during the night-long travel...

Insan

Işık umut, karanlık dehliz, sürsende miski üzerine
Insan yine insan, gider yolun tersine…
 
[Kalabalık Karakoy sokakları. Bussuru insan, cuma sonrası dagılmışlar. Hoca o kadar nasihat o kadar sohbet, işte hepsi boş oldu yine eski hal, eski duruş, muhabbet...Insanı tanımlamak zor!]

Dertli insan'a...

Dertli Insan'a...
 
Derdine sıkılmış, pırlanta sakalı susuzluktan yıpranmış guzel dudaklarını kapamış, mubarek başında bembeyaz bir ortu, saçlarını gizlemiş. Cüssesi buyudukçe buyuyor, geniş edasıyla giyisisi bileguzel kokuyor. tuylerindeki beyazlar sıkıntılarını, dertlerini gizleyen yuzune inat haykırmak istiyor, soylemek istiyor, açıga vurmak içinde patlayan engin savaşları... Yuzu tebessum ediyor, ettikçe etrafa neşe saçıyor, vucudu onla konuşmuyor ve hatta hareket dahi etmiyor, bir arabaya mahkum ama O unutmuş, engel gormemiş iradesi, bilinci her defasından daha guclu, inancı sanki dagları yarıcak, fırtınalar koparıcak, kızıl denizi yeniden yarıcak kadar guclu.
 
Ama insanlık kaybeder bir gun O guzeller guzelini, gozlerde yaslar durmak bilmegi bir an olur, hareket etmeyen bedeni bile ona cok gorulmuş olur. Ama duydum daha yeni olmuş? Olmekmi? yok olmak mı? aksine: sanki daha da buyuyor , hic yok olmayacak bir sevinç içimde koşuşuyor insanlar feryatla, naralar var meleklerin agzında!... Kavustu kavustu diyen birkac cocuk sokak kenarında...sevdigine kavustu ozlemli, dertli insan. Vucut paramparça kan damarda durmaz olmuş, uzulmemek eldemi? kac kişi gelir boyle diyorum içimden ama cansız başında aynı tebessum, sanki bişey mırıldanıyor bana: Zafer yakın diyor... gozlerim doluyor, gunesle arama artık bulutlar girerken onu geldigi yere gonderiyorlar, topragın kapısı kapanırken bu bir elveda deil, bu bir bayram olmalı demeliyim biliyorum. Yagmur goz yaslarıma karısıyor, sanki gok de aglıyor...sevinçten mi uzuntuden mi ikimizde bilmiyoruz...
 
Suayb.

Sev-Sekmi?

SEV-SEKMİ?
 
Sevmek kolay deil bu devirde,
Sevdigin sana deger verirmi bilinmez
Sevdiysen eger her keresinde
Bırak kapalı kalsın  kalbinde, soylenmez
 
Sorsalar kaç kere birini degerli buldun
Elimin parmakları yeter saymaya
Deseler ne kadar degerli buldun
Sayılar yetmez sevgimi anlatmaya
 
...
 
Solan her gul acı verir derinden
Igneleyen biri mi var ne
Serin bir ruzgar esti demin, birden
Uşuyen vucudummu? banane!

Cumleler

Paramparça oldu savurgan zaman
Hiddetiyle vurdu, hoyrat kılıcını
Yokki care, yara bu kanayan
Sanki olsa anlayacagım farkını
 
Tenim artık soguk, hissetmez oldu
Doktor! nerede benim ilacım
Dayanamayan vucudum soldu
Nerdesin benim bas tacım?
 
Gucum artık bitti, bosluk ses vermiyor
Soguk terler ıslatırken alnımı
Karanlık coktu, hafızam zayıflıyor
Konsurken agrıtıyor karnımı.
 
Cumlelerime artık kustum
Nedense beni anlatamıyor
Konusmak benim kara kutum
Kalp varken agıza gerek kalmıyor...

DUNYA

Sabah gunes yaktı yine dipdiri
Az acık penceremden suzulmuş biri
Solgun yuzum, burkuk kalbim
katmanlaşmış, kapatmış bedenimi deri
 
Agzıma gelmeyen kelimeler, sozcukler
Birbilseler ne demek isterler
Içimde bir patlama, bir savaş ve bir feryat
Dışım yopyogun, ne bir ses ne bir tat
 
--------------------------------------------
Yaşam kısacık, bir ruya!
Üç gunluk zecbedici bu dunyaya
Neden bilmem: Olsun diye inat,
Yaşarım her gunu saya saya!

Mumkun mu?

Hayret etmemek mümkün mü
Hersey birbirinin etrafında donerken
Sinirlenmemek mümkün mü
İnsan boş yere söylenirken
Korkmamak mümkün mü
Evrenin büyüklügünü kavrarken
İşitmemek mümkünmü
Biri dogru yolu bağırırken
Alınmamak mümkünmü
İnsanları ilgisiz görürken
Şükretmemek mümkünmü?
Usul usul yağmur yağarken
Celallenmemek mümkünmü
Sevdigine laf edilirken
Duygulanmamak mümkünmü?
En ilgisizi Kuran okurken
Heyecanlanmamak mümkünmü?
Biri sana dua ederken
Telaşlanmamak mümkünmü?
Ölüm kulağına fısıldarken
Acımamak mümkünmü?
En çelimsizi feryat ederken
Sevinememek mümkünmü?
Sevindirdigini görürken
Gülmemek mümkünmü?
Güldüren Allah olurken!

Sulky Mood

Back is now my sullen mood
Indifferent was my childhood
NO yelling makes no good
My sun is about to set
For courage, the man died
The hearts were broken but purified
The beliefs are gradually fortified
That's the only thing I meant
Falling like a bird, lost his wing
The voice behind me, phones ring
Haven't heard, do you sing?
Guess no body is ready yet
And nobody will be I bet,
"Death" is an inevitable end
No worries a sign you send
Shut up! please donot offend
You!, a person i haven't met....

Yalnizlik

Eskimiş tozlar kaygan camın yuzeyinde
akmış üç damla goz yaşı yorgun gözlerde
Dona kalmış beniz, agarmış yaşlı sacları
Dogarkenki gibi acı verici hayat belli sozlerde
Saygınlıgı kalmamış kişilik gururu bürümüş
pardeler kapalıyken bir kaç martı cam kenarında
sevimli sozler aklıma gelirken, hatıralar sogumuş
hafif nemli hava sogugu içeri davet eder
beyaz, bembeyaz yalnızlık içeri girer
hic olmayan muhabbet artık hepten biter
yagmurda kendini artık iyiden iyiye belli eder
Sessiz sokaklar aynı ruh haliyle feryat eder.
 
Karanlık gece buyur ki buyur
Aklı selim bir olgun gibi uzerime yurur
Umuda acıkmış ruhum geceden ürker,bükülür
Yaşlı yatagımda bende başka sanki biri üşür
Ilık ruzgar yetmez geceyi aydınlatmaya
küçük ışıklar semadayken gormez gözüm
Korkum buyur kopekler başlarken havlamaya
Sokagın bir ışıgı yetmezki aydınlatmaya
Alıştım artık yalnız kalmaya
Yapayalnız ağlamaya...

Kucuk KIZ

sevgiler kurudu, tozlu bi kuyu dolusu soru
Hangi sevgili doner sana insan faniyken, varken bir sonu
Ne dunya ne bahşedilen duygular kalır dedi Kainaat nuru!
Bak aglarızz, buluruz ama gectir dogru yolu...
 
.
.
.
 
KUCUK KIZ
Insan kucuk mecrada buyuk manevra ister
Solgun bir gul gibi herseyi dert eder
Yorgun bedeni agrımaya başlayıp, soylenirken
Olgun Aklıyla gelecegi bildigini zanneder
 
Oysa minicik elleriyle bir cocuk dua eder
sevgi dolu yuregi calınınca bir gun
Uzulunce o gun, Kimse demez ki yeter!
Insafsızlar, acımasızlar beter olun beter!
 
Rahata alışmış bedenim sanki busbuyuk bir fil
Rahat durmaz işte ne melem bişey bu dil
istersen bir bak suratıma sonra sil
Yuzum asık kucuk kız, sevincim yok bunu bil
 
Dargınım solmuş beniz, beni sorgulama
Bu kucuk kalp mutsuz atarken beni oyalama
Hissederim onu miller otede de olsa
Bat Gunes sende terket beniii!
 
Insanım bir ismim varmış, farketmez
bulutlar hızlı varlıgımdan habersiz, bilmez
Bazen bırakırlar damla damla umudu
bilirim, Kaybedince tekrar geri gelmez
 
Elleri havada ne cok sey dusundu bu kız
Duası bitti kapattı ellerini sabırsız
Yuzune bir tebessum duştu adsız
Adını Sevgi koydu, aşk koydu, iyilik koydu!
Kisecikler yok,fark ettiki yapayalnız...

Aci

ACI
Derin yara acıtır tuzlu suyla
Basarsan daha yeni kanamış yaraya
Acı duyarsın bedenen ilk başta
Asmışım ruhumu mandalla, yokki mecalim anlatmaya
Keşke benim yaram olsa boyle
Aglar dururdum, uzulmezdim hic degilse
Duymaz dunya feryadım sessiz ta içte
Asmışım ruhumu mandalla, yokki mecalim aktamaya
Kardeş turkusu soyler guler eglenirdik
Farkındamısın artık soguk tel, eridik
Iblis biliyor işini der gecerdik
Asmışım ruhumu mandalla, yokki gücüm anlatmaya
Sozler uzar gider, zaman gecer bilmezdim
Kapkaranlık olsada odam, dert edinmezdim
Serin kanlımıyım soguk canlımı sezemedim
Asmışım ruhumu mandalla, yokki mecalim sızlanmaya
Yagmurlu zamanda el verir kucak gererdin
Ozledim sicak sozleri, üşüdüm, gittin
Acıyor sol yanım var bi serzenişim
Asmışım ruhumu mandalla, yokki mecalim konusmaya
Son söz bitirmek gerek şiiri
Ne soylesem ne desem bilmemki
Agır geliyor azalarım, uyuşmuşum belki
Asmışım ruhumu mandalla, yok takatım canlanmaya...

Kanapem

KANEPEM
4/4/2007 2:05:02 PM
(Page 1 of 1)



Perdeleri ardın sıra kapalı karanlık odada

Solgun bir kac çiçek yas tutmakta

Olgun sis camlar uzerinde tırmalarda durur

Sesi duyan kopekler bir inilti tutturur

Alıngan yanaklı kanapem şarkı soylerken bile

Rahatsız olmuş bir kaç kopek ve kelle

Umursamaz davrandı çileli eşyam

Kulagıma fısıldadı “yazgım bu yoktur tasam”

Düşüncelerim karıştı, oldu allak bullak

Bir eşya bile diyor “yazgı bu ne olacak”

Her canlı boyun buker bu saltanata

Insan dik kafa, bak şu bedbahta!

Kırık kolum daha bi acı verirken derinden

Utandım insane olmanın neferinden

Sis dagıldı, oldu heryer aydınlıkUnuttuk gerçekleri, kalmadı ki saygınlık!

Peygamberim

Işık goğü aydınlatmada, durgun su çalkalanır
Govdem curumuş, artıkları havada peygamberim
Goz yaşlarım bulanık kuru havada, gunahlarım sallanır
Kurtar bu acizi yurek hoplatan peygamberim
 
Gunes bıkmış donmekten, ışık senden gucunu alır
Teksin tek bu dunyada! sevgim yetersiz kalır
Kor topal herkes, cinler bile seni tanır
Yay ustume ışıgını peygamberim
 
Artık terim sogudu, ayagım burkuldu
Zor bu yol, gucum bitti bu kul tokezler oldu
Uzuntum acziyetim, beni hayattan soguttu
keşke olsaydın yanımda guzel peygamberim
 
Aşk kavramı şekil değiştirdi bitti
Bana bir el uzatsan derler bahtiyar gitti
Ruyamda kafamı okşasan artık uyumam dedi
Gorurum diye başka ruya peygamberim...
 
N'olur uzak durma benden gulumsun benim
Aglamak kar etse hep aglar bu bedenim
Vucudum sunger oldu kaldım bi kemik bir deri
Gunahım cok fazla affet beni peygamberim
 
Gunes vuruken yuzume ısınır derim
Sen yokken soguktur bu kalbim
Bir sozun gelse Aklıma coşar ruhum: deliyim!
Burkuk kalbim, yokki senden başka uzatacak elim
Kalabalık arasından bi gorse beni peygamberim
 
Mahşer gunu yusum yok sana bakmaya
Başımdan okşasan magfiret gostersen peygamberim
Degerim az, sonsuz kalabalıktan biriyim
Bilmiyorum beni nasıl goruceksin peygamberim
Hıckırıklarımı duyarsın diye hep duaa ederim...
Ve kalabalık arasından bi gorse beni peygamberim
Bir tebessum etse bana! bu alsa üç beş saniyemi
Artık ruh azabım biter: bedenim yansada soyulsada derim.
 
Rabbim beni, bizleri ondan uzak etme! Sevdir cok sevdir bizleri, Şefkatine sıgındık Ya KERİM!
 
Suayb-April 8th - 07

Hayat~

 
Bulutlu havalar, yagmur yagıcak gibi
ateşe yemek koy, emin ol yanmasın dibi
çamaşırlarını yıka, bilgisayara gir veri
Ampul al lambana, sonmüş feri
 
Koşuştur boguş hayatla ol busbutun deli
Akşam eve gelir, bakarsın agrır beli
 
Ilıktır, iç serinletici akşam yeli
duvarlar ustune gelir, karanlık elli
Coktan sogur gider gunun teri
 
keşke miyavlasaydı bir kedi
Gideli cok oldu belli ediyor yeri
 
Urkutucu sokaklar, akşam dolu serseri
şekilsiz işte belli degil boyu eni
çöküyor, bozuluyor şekli gorünce seli
gormedi yoları kedisi öldügunden beri
 
Bir an durdu duşundu silindi sokakların kiri
Acıldı hava, aktı gitti ruhun seli
Gozlerini kıstı bekledi bembeyaz bir peri
Gorunce heyecan oldu tutuldu ayagı eli
Konusamadan uyandı uzgun kalbi
Mırıldandı seslice: Bu bir ruya, besbelli!
 
Suayb.
 

Havalar

Dun kapalı, bugun kapalı
Kusmu bana  bu havalar
Gunesi gormeyeli oldu salı
Bulutlar beynimi oyalar
 
Ne yagmur yagar ne gunes acar
Umursamaz oldu havalar
Guneş!, bedenimi artık sar
Heryerde hoyratca gulen bulutlar!
 
Gozlerim kapalı, hayal ederken
Üşüttü esen ruzgarlar
Soguk ta deil diye mırıldanırken
Akşamı getirir uzayan aralar
 
 
 
HaVaLaR - 2
 
Havam yok diye dert etti
Seni ozledim dedirtti
Acımasız! hissettiriyor kendini
Tamamen Sönmüş adıyla...
 
Gunesi ozledim! Işık demeti
Serfi nazım, yetti hasreti
Don gel artık! dedi boş sepeti
Doldururken ay ışıgıyla...

Tespitler

Kendi Tespitlerim:
1. Halktan amerikali her sporu profesyonel uniformasi ile amator olarak yapandir.
2. En parlak ayakkabiyi topa vurmasini iyi bilmiyen giyer.
3. Zaman cok goreceli bir varlik. O zaman zamana bel baglamamak gerekir.
4. Farkina varilmamis birseyin farkina varmak bazen 1 saniye bazen yillar alir.
5. Akil zamanla bagdasik yaratilmistir, birini digerinden ayirt edemezsin. O halde aklin zamandan bagimsiz dusunmeside o kadar zordur ama "mumkun degil" degildir.
6. "Bu is ne zaman biticek" 'diyerek' girilen is her zaman 'demiyerek' girilen isten daha uzun surmustur.
7. Yalniz kaldikca sorgulamalarin artiyor.
8. Dusundukce daha iyi, dusunmedikce etkisiz hissedior insan kendini.
9. Butun (dogar dogmaz) bebek konusma hadiseleri birinin iffetini korumak icin mucize olarak gonderilmis seylerdir.
10. Onuncu tespitim henuz yok.